1 Kasım 2011 Salı

Tecavüzü meşrulaştırmak...

Öncelikle iki kelimenin tanımını yapalım.

TDK tanımına göre;

Vicdan: Kişiyi kendi davranışları hakkında bir yargıda bulunmaya iten, kişinin kendi ahlak değerleri üzerine dolaysız ve kendiliğinden yargılama yapmasını sağlayan güç. " Tüm insanlar dünyaya, kafa ve yüreklerinde bir iç mahkeme ile gelirler. Bunun adına vicdan denir."-A.Boysan.

Adalet: Hak ve hukuka uygunluk, hakkı gözetme, doğruluk, dürüstlük. " Hiçbir kuvvet beni adaletin tecellisi için çalışmaktan menedemeyecektir."-N.Hikmet.


Tanımlar gayet net. Hatta anlayamayanlar için, TDK süper bir atraksiyon yaparak bizim için cümle içinde bile kullanmış. 

Şimdi nereden geldik buraya dersek, her sabah güne yeni bir mide bulandırıcı haberle başlamamızdan olabilir mesela. Ne kadar görmezden gelmek istesek de, görmezden gelinemeyecek noktalara ulaşmaya başladı son zamanlarda yaşanan her olay.

Ne kadar kanıksasak, burası Türkiye desek de, insan olan hiç bir kimsenin kabul edemeyeceği olaylar gündemine bir yenisini ekledi güzel ülkem dün itibariyle. Adına 'Adalet' denen sistem 13 yaşında bir kız çocuğuna tecavüzü meşrulaştırdı, hem de dalga geçer gibi, tecavüzün çocuğun rızası ile gerçekleştiğine kanaat getirerek.

Ve bugünün gazetesinden aynı zihniyetin başka bir versiyonu haber olarak yer aldı gazetede. "Çocuk Gelinler"...O haberden bir cümle hala gözümün önünde: "Daha çocuğum, benden gelin olur mu anne?"

Midem bulanıyor her gün bu haberleri okurken, yüreğim darlanıyor. Gerçi 'insan' kalabilmenin bile zor olduğu bir yerde, kadın hakları, çocuk hakları ve tüm bunların özü insan hakları denen hakların korunmasını, gözetilmesini beklemek de ayrı bir hıyarlık.

İnternette yapılan yorumlara göz atıyorum, bazılarına hak vermemek elde değil; "o tecavüzü meşru kılanların hiç mi çocuğu yok" gibisinden, Allah'ın sopası yok tarzı söylemlerden bazılarına da önce katılsam da, sonra böyle düşündüğüm için kendime kızıyorum. Çünkü o kararı meşrulaştıranlardan bir farkım kalmıyor o zaman, çünkü vicdanı olan hiç kimse, Allah'tan düşmanının çocuğu için bile olsa böyle bir şey dilemez, dilememeli.

Sonuç olarak, yukarıda o iki kelimenin tanımını yapmam da bu sebepten işte. Zannımca, bizde 'Adalet' kelimesinin karşılığının yerini bulabilmesi için, öncelikle adalet sağlayıcı o hastalıklı zihniyete 'Vicdan' dilememiz gerekiyor. Çünkü az biraz vicdan sahibi olan hiç kimse, bu kararı verdikten, tecavüzü meşrulaştırdıktan sonra gece yastığa başını gönül rahatlığı ile koyamaz, koymamalı da!



Huysuz pia tarafından gönderildi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder