23 Mayıs 2011 Pazartesi

Sahte Hayatlar Sürmekten Yorulur İnsan Bazen

Bazı insanlar var ki hayatlarımızda, biz onları arkadaş, dost...vs. olarak nitelendirirken, onların bizim için tek yaptıkları şey kötü düşünceler üretmek.
Hep merak etmişimdir, bu insanlar sizi mi kandırır daha çok yoksa kendilerini mi? Kendilerine bile itiraf edemedikleri cahilliklerini, hasetlerini, sevgisizliklerini gördüğünüzden midir size düşmanlıkları?
O kadar sıkıldım ki, hayatımdaki bu tip insanlardan. Muhtemelen bunu okuyan kişinin ilk vereceği tepki çıkar o zaman hayatından olacaktır. Ama modern hayatın en güzel getirilerinden biri olan iş arkadaşlarıysa şayet bu bahsettiğim kişiler o kadar da kolay olamıyor maalesef bu. Ne kadar hayata karşı bir duruşunuz olsa da, ne kadar yapmacıklıktan uzak bir insan olsanız da; hayatınız plaza denen o fanusun içine hapsedildiği anda ister istemez kişiliğinizin de bir parçası törpülenmeye başlıyor ve siz aslında görmekten hiç haz etmediğiniz insanlara koca bir sırıtışla “günaydın” derken ve hatta gitgide o eleştirdiğiniz insanlara dönüşürken buluyorsunuz kendinizi.
İşte bu aslında, hiç birşeyden anlamadığını düşündüğünüz, riyakar, kıskanç..vs. insanlarla aynı ortamda eğlenirken bulmanızın nedeni. İşte o an aslında, siz büyürken (gerçek hayatla yüzleşirken diyelim) hayatın sizden ne çok şeyler çaldığının farkına vardığınız an. Ve o hissettiğiniz, içinizde ta derinlerde bir yerde her geçen gün büyüyen ve isyana dönüşen yumruya benzer şey, her geçen gün o insanlardan ve kendinizden daha da çok uzaklaşmanızın sebebi...
Ve maalesef günler geçiyor, hayatın rutin akışı devam ediyor, samimiyetsiz ilişki ağınız her geçen gün daha de genişliyor, o genişledikçe siz daha da küçülüyorsunuz. Kafanızın içinde tek bir cümle “ne olur biraz cesaret tanrım”....





Huysuz pia tarafından evrene iletildi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder